Meteliğe kurşun atan genç ve yakışıklı şoför Michael Rogers’ın büyük hayalleri vardır. Bunların arasından onu en çok heyecanlandıran Çingene Çergisi adlı çok güzel bir arazide muhteşem bir malikâne yaptırmaktır. Michael bu arazide karşılaştığı Ellie’ye görür görmez tutulur. Ona kalbini, hayallerini açar. Ellie’nin çok varlıklı bir ailenin kızı olduğu sonradan ortaya çıkar. İkili kısa sürede evlenirler. Michael, hiç hoşlanmadığı halde karısının akrabalarına, özellikle de yakın arkadaşı Greta’ya katlanmak zorunda kalır. Yetenekli mimar Santonix, yerni evliler için Çingene Çergisi’nde gerçekten eşsiz bir malikâne inşa eder. Ancak onların bu bölgeye yerleşmesinden rahatsız olan yaşlı bir Çingene başlarına kötü olayların geleceği kehanetinde bulunur. Gerçekleşecek kötü olaylardan insanların mı yoksa doğaüstü güçlerin mi sorumlu olduğu eninde sonunda ortaya çıkacaktır.

Sonsuz Gece, Agatha Christie’nin ilk olarak 1967’de yayınlanan aynı adlı romanından perdeye aktarılmıştır. Dilimize de “Gece Yarısı Cinayeti” adıyla çevrilen roman 1969’da Altın Kitaplar tarafından yayınlanmıştı. Filmin, romana çok büyük oranda bağlı kaldığını söylemek mümkün. Açılışta, tipik bir Roger Corman filmi gibi, korkutucu ögeler barındırsa da olay akışı içinde cinayetin çok gerilerde gerçekleşmesi filmi alışılmış polisiye-gerilim türünden farklı bir noktaya sürüklüyor. Yönetmen önce izleyiciyi kahramanların hayalerine ortak ediyor sonra da onların yıkılışıyla baş başa bırakıyor.